top of page

Beden Algısında Bozulma: Yeme Bozukluklukları

aysapsikolojiveaka

Yeme bozuklukları, yeme davranışının ciddi bozulmaları tanı grubundadır. Yeme davranışı ve yemekle ilgili düşünceler bu bozukluğa sahip kişilere rahatsızlık vermektedir. Bu bozukluklar yalnızca yemek ve kilo üzerinden bir rahatsızlık olmakla kalmaz, psikolojik olarak da etkilerini gösterir. Bu hastalıklar ciddi sağlık sorunlarına yol açmakta ve hatta ölümle dahi sonuçlanabilmekte; beden ölçüsüyle var olmaya çalışmanın bedeli sağlıkla ve canla ödenebilmektedir. Bu bozukluklara sahip kişiler yaşama az bağlıdır, ölüm korkuları yoktur. Bağlı oldukları kişilerle iletişimlerinde problemler görülmektedir. Ergenlik, bu bozukluklar için çok hassas bir dönemdir.


Bu hastalığa sahip kişilerde beden algısı bozulmuştur. Bu kişiler sürekli tartılma ihtiyacı hissederler. Yaygın olarak aşırı kısıtlama ve kendini kusturma davranışı görülür ve genellikle de hastalığı reddederler. Sıklıkla kadınlarda görülse de özellikle erkek çocuklarında da görülmektedir. Erkek çocukları için yapılan çalışmalar sınırlı sayıda olsa da cinsel kimlik çatışması ve psikososyal olaylar erkeklerde genel olarak yeme bozukluğu görülme sebeplerindendir. Bu bozukluklar, çoğu zaman kimlik gelişimi ve sosyal rollere karşı bir tepki olarak da ortaya çıkmaktadır.


Nedenleri


Birçok hastalık gibi yeme bozukluklarının da birçok nedeni olmaktadır.

  • Kültürel ve çevresel etmenler

  • Aile sisteminin iyi işlenmemesi

  • Cinsel-fiziksel istismar

  • Aşırı uç ebeveyn tutumları

  • Duygusal etkenler

  • Sosyal medyadaki beden algıları ve yönlendirmeler nedenler arasında sayılabilir.


Ayrıca tetikleyici olarak;

Bebeklik döneminde anneyle ilişkisinin bozukluğu sonucu bireyselleşemeyen kişiler kendi değerlerini sorgularlar, katı tutumları yeme davranışlarında bozulmalarla ortaya çıkabilir.

Vefat eden bir yakınından sonra ‘’kurtulma suçluluğuyla’’ yeme bozukluğu davranışları gözlenebilir.

Sağlıklı yaşam adı altında vücuda uygun olmayan diyet uygulamaları yapılması, kişilerin bedenlerini birçok olumsuzluğun sebebi varsayıp, düzeltilmeye çalışılan bir alan olarak görmeleri gibi unsurlar da bulunabilmektedir.


Biyolojik yatkınlıklar ve hastalıklar bu bozukluğun gerçek nedeni açıklamak için yeterli değillerdir. Bunların birbirinden ayırt edilmesi, doğru tanı ve teşhis açısından çok önemlidir.


Kilo Almaktan Korkma: Anoreksiya Nervoza


İştah anlamına gelen ‘’orexis’’ ve kayıp anlamındaki ‘’an’’ sözcüklerinden oluşan ’’Anoreksi’’ kelime anlamı olarak iştah kaybı demektir. Bu bozukluğa sahip kişiler çok zayıf olmasına rağmen kendilerini şişman olarak algılarlar ve kilo almaktan kaçınırlar. Yavaş-küçük parçalarla yemek, yemeğini bitirmemek-atmak, yalnız yemek yemeyi tercih etmek gibi tutumlar sergilerler. Bu bozukluk fiziksel hastalıkların yol açtığı iştahsızlık ve kilo kaybından ayrı tutulmalıdır. Burada kilo kaybı ya da hiç kilo almama, kişinin beden algısındaki bozulmadan ötürü kendi isteğiyle olmaktadır. Hastanın kendine uygun gördüğü beden ağırlığı çok düşüktür. Gerçek olmayan kilo alma korkusu görülür. Bu kişiler büyüme döneminde ve ergenlik döneminde beklenen kilonun altında kalırlar. Ergenlik dönemine ait gelişmeler gecikir hatta tedaviden önce ortaya çıkmaya da bilir.


Yeme-Pişmanlık Döngüsü: Bulimia Nervoza


Bous (öküz) ve limas (açlık) sözcüklerinin birleşimi olan Bulimia, bir öküzü yiyecek kadar aç olmak anlamına gelmektedir.

Bu bozukluk sırasında fazla yeme sonrası pişmanlık duyma; kendini kusturma, laksatif ilaçlar kullanma gibi uygun olmayan ve zararlı dengeleyici davranış yöntemleriyle kısır bir döngüye girilir. Tıkınmalar, hastalığın ayırt edici belirtilerindendir. Ve bu tıkınmalar sonrası pişmanlıkla ortaya çıkan davranışlarda yine kilo alma korkusu görülmektedir. Ancak bu türden korkuları olmasına rağmen bu kişiler çok kısa süre içerisinde gözü dönmüş bir şekilde yüksek kalorili yiyecekler de yiyebilirler. Kendilerini bu uygun olmayan dengeleyici davranışlarla rahatlatmaya çalışırlar. Bunlar daha başka fiziksel rahatsızlıklara da sebep olabilmektedir. (Sürekli kusma yüzünden yemek borusunun yırtılması, mide delinmesi gibi) Aşırı yemeye sebep olan merkezi sinir sistemi tümörleri bu hastalığın tanısından ayrı tutulmalıdır.


Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu


Bu bozuklukta Bulimia Nervoza’yla benzer semptomlar görülebilir ve bu bozukluk obeziteyle ilişkilendirilebilir. Belirli bir zaman içerisinde benzer süre ve koşullarda çoğu kişinin yiyebileceğinden daha fazla miktarda yemek yemek olarak tanımlanan bu yeme bozukluğuna sahip kişiler, yediklerini kontrol edemezler ya da yeme davranışını o süre içerisinde hiç durduramazlar.


Pika


Bu bozukluğa sahip kişiler sürekli besin değeri olmayan ve besleyici olmayan maddeleri yeme eğilimi gösterirler.


Geri Çıkarma Bozukluğu


Bu bozukluğa sahip kişilerde sık sık yediği yiyecekleri geri çıkarma davranışı görülür.



Kaçıngan/Kısıtlı Yiyecek Alımı Bozukluğu


Gerekli enerji ihtiyacının sürekli karşılanmaması sonucunda ortaya çıkan bir yeme bozukluğudur. Bu bozukluğa sahip kişiler, yemeğe ve yemek yemeye ilgisizdirler, yemeğin mide bulandırıcı sonuçlarıyla ilgili kaygı duyarlar.


Tedavi


Bu bozukluklar için; psikolog, psikiyatrist, diyetisyen hatta konuyla ilgili tıp alanındaki diğer uzmanların bir arada, iş birliği halinde olduğu bir tedavi çok önemlidir. Hastaların belirtilerini gizlemesi ve durumu kabul etmemeleri durumlarında tek bir alanda uzman olan kişi yetersiz kalabilir. Duygu ve düşünceler hakkında konuşmak çok önemlidir. Bu yüzden ilaç tedavisi alması gereken hasta aynı zamanda terapiye de ihtiyaç duyabilir ve bu desteğin sağlanması gerekir. Doğru ve uygun bir destekle; sağlıklı beslenme alışkanlıklarına dönmek, bu bozuklukların üstesinden gelmek ve iyileşmek mümkündür.

Neşe Sorgül


Kaynakça


Yücel, B., (2009). Estetik Bir Kaygıdan Hastalığa Uzanan Yol: Yeme Bozuklukları. Klinik Gelişim Dergisi 4 (22). 39-44.


Maner, F. & Alanter, Z., (2008). Bağlanma Kuramı Açısından Yeme Bozuklukları. Anadolu Psikiyatri Dergisi 9, 97-104.


Seçkin, Y., (2016). Yeme Bozuklukları. Güncel Gastroentoroloji Dergisi 20/4, 473-477.


DSM-5









Son Yazılar

Hepsini Gör
Anima ve Animus

Anima ve Animus

Comments


bottom of page