Narsisizm terimi, Antik Yunan efsanesindeki Narcissus'tan gelir. Bu kavram, bilinen en eski psikolojik yapılar arasında yer alır ve tarih boyunca kendine aşırı odaklanmış bireylerin davranışlarını tanımlamak için kullanılmıştır. Bu konuda birçok araştırma yapılmış ve kavramın netleştirilmesi için çalışılmıştır. Ancak narsistik özelliklere sahip kişilerin hepsinde Narsistik Kişilik Bozukluğu görülmez.
Narsist Kişilik Bozukluğunun kesin nedeni bilinmemekle birlikte, araştırmacılar bazı faktörleri belirlemişlerdir.
Bunlar:
-İstismar veya travma
-Aşırı övgü
-Orijinalliği doğrulayan bir ortamın olmaması
-Ebeveynin aşırı hoşgörüsü
-Güvenilmez ebeveynlik
-Kesin nedenler muhtemelen karmaşık ve çeşitli olmasına rağmen, genetiğin ve biyolojinin de önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir.
Narsist kişilik bozukluğu, kişinin kendi değerini abartılı bir şekilde algıladığı bir psikolojik bozukluktur. Bu bozukluğa sahip kişilerin çok fazla ilgiye ve odağa ihtiyaçları vardır. Bu bozukluğa sahip kişiler diğer insanları anlama ya da düşüncelerine önem verme yeteneğinden yoksundurlar. Ayırt edici özellikleri empati eksikliği ve beğenilme ihtiyacıdır. Ancak bu yüksek özgüvenli davranış ve düşüncelerin ardında bu kişiler aslında kendi değerlerinden emin değillerdir ve kolayca bir eleştiri karşısında yıkılabilirler.
Narsist Kişilik Bozukluğu, hayatın pek çok alanında sorun yaratabilir. İnsan ilişkileri, iş, okul ya da finansal meselelerde. Bu kişilik bozukluğuna sahip bireylere kendilerinin hak ettiklerini inandıkları iltifatları veya hayranlık gösterilmediğinde mutsuz olup hayal kırıklığına uğrayabilir, ilişkilerini sorunlu ve tatmin edici bulmayabilir, diğer insanlar onların etrafında olmaktan hoşlanmayabilirler.
Narsist Kişilik Bozukluğunun beş yaygın belirtisi arasında şişkin bir benlik duygusu, sürekli ilgi ihtiyacı, benmerkezcilik, empati eksikliği, güç ve başarı ile meşguliyet yer alır.
Narsist Kişilik Bozukluğu ile ilişkili semptomlardan bazıları:
-Birinin benzersiz veya özel olduğuna ve yalnızca aynı statüdeki diğer insanlarla ilişki kurması gerektiğine olan inanç.
-Sürekli ilgi, onaylanma ve övgü ihtiyacı.
-Kişinin kendi yetenekleri ve başarıları hakkında abartılı algısı,
-Kişisel kazanç için başkalarını sömürmek.
-Başkalarını kıskanmak ya da başkalarının kendilerini kıskandığına inanmak.
-Başkalarına karşı empati eksikliği.
-Başarı ve güç elde etme konusunda ısrarcı fanteziler.
-Güç veya başarı ile meşgul olma.
-Hak sahibi olma duygusu ve özel muamele beklentisi.
Bu kişilik bozukluğuna sahip insanlar kendilerini diğerlerinden üstün gördükleri için genellikle başarılı bir yaşam tarzına sahip olduklarını yansıtan eşyalara sahip olmak isterler. Bu abartılı değer algılarına rağmen, öz saygılarını güçlendirmek için sürekli övgüye ve ilgiye bağımlıdırlar.
Evrimci açıdan, kendini beğenmişlik, öldürülen avın en iyi bölümünü almak ya da kabile liderinin yerine geçip lider olmak için diğer güçlü yönlerle birleştiğinde, büyük bir olasılıkla kesin bir avantaja dönüşür.
Sonuç olarak, narsistik kişilik bozukluğu olan kişiler genellikle kişisel saldırı olarak görülen eleştirilere karşı çok hassastırlar.
Uzman bir terapiste başvurarak bu durum üzerine çalışabilirsiniz. Narsist kişilik tanısı konulan hastanın terapisi düzenli bir şekilde devam ettiğinde olumlu sonuçlar alınabilir.
Hazırlayan: Psikolog Deren Kansak
Kaynakça:
Comments